burunlatmak

Turkish

Etymology

By surface analysis, burunla- +‎ -t.

Pronunciation

  • IPA(key): /bu.ɾun.ɫatˈmak/
  • Hyphenation: bu‧run‧lat‧mak

Verb

burunlatmak (third-person singular simple present burunlatır)

  1. (transitive) to sharpen
    Synonym: bilemek

Conjugation

Conjugation of burunlatmak
positive conjugation
singular plural
1st person (ben) 2nd person (sen) 3rd person (o) 1st person (biz) 2nd person (siz) 3rd person (onlar)
aorist aorist simple burunlatırım burunlatırsın burunlatır burunlatırız burunlatırsınız burunlatırlar
past burunlatırmışım burunlatırmışsın burunlatırmış burunlatırmışız burunlatırmışsınız burunlatırlarmış
inferential burunlatırdım burunlatırdın burunlatırdı burunlatırdık burunlatırdınız burunlatırlardı
conditional burunlatırsam burunlatırsan burunlatırsa burunlatırsak burunlatırsanız burunlatırlarsa
continuous continuous simple burunlatıyorum burunlatıyorsun burunlatıyor burunlatıyoruz burunlatıyorsunuz burunlatıyorlar
past burunlatıyormuşum burunlatıyormuşsun burunlatıyormuş burunlatıyormuşuz burunlatıyormuşsunuz burunlatıyorlarmış
inferential burunlatıyordum burunlatıyordun burunlatıyordu burunlatıyorduk burunlatıyordunuz burunlatıyorlardı
conditional burunlatıyorsam burunlatıyorsan burunlatıyorsa burunlatıyorsak burunlatıyorsanız burunlatıyorlarsa
inferential inferential simple burunlatmışım burunlatmışsın burunlatmış burunlatmışız burunlatmışsınız burunlatmışlar
past burunlatmışmışım burunlatmışmışsın burunlatmışmış burunlatmışmışız burunlatmışmışsınız burunlatmışlarmış
inferential burunlatmıştım burunlatmıştın burunlatmıştı burunlatmıştık burunlatmıştınız burunlatmışlardı
conditional burunlatmışsam burunlatmışsan burunlatmışsa burunlatmışsak burunlatmışsanız burunlatmışlarsa
future future simple burunlatacağım burunlatacaksın burunlatacak burunlatacağız burunlatacaksınız burunlatacaklar
past burunlatacakmışım burunlatacakmışsın burunlatacakmış burunlatacakmışız burunlatacakmışsınız burunlatacaklarmış
inferential burunlatacaktım burunlatacaktın burunlatacaktı burunlatacaktık burunlatacaktınız burunlatacaklardı
conditional burunlatacaksam burunlatacaksan burunlatacaksa burunlatacaksak burunlatacaksanız burunlatacaklarsa
progressive progressive simple burunlatmaktayım burunlatmaktasın burunlatmakta burunlatmaktayız burunlatmaktasınız burunlatmaktalar
past burunlatmaktaymışım burunlatmaktaymışsın burunlatmaktaymış burunlatmaktaymışız burunlatmaktaymışsınız burunlatmaktalarmış
inferential burunlatmaktaydım burunlatmaktaydın burunlatmaktaydı burunlatmaktaydık burunlatmaktaydınız burunlatmaktalardı
conditional burunlatmaktaysam burunlatmaktaysan burunlatmaktaysa burunlatmaktaysak burunlatmaktaysanız burunlatmaktalarsa
necessitative necessitative simple burunlatmalıyım burunlatmalısın burunlatmalı burunlatmalıyız burunlatmalısınız burunlatmalılar
past burunlatmalıymışım burunlatmalıymışsın burunlatmalıymış burunlatmalıymışız burunlatmalıymışsınız burunlatmalılarmış
inferential burunlatmalıydım burunlatmalıydın burunlatmalıydı burunlatmalıydık burunlatmalıydınız burunlatmalılardı
conditional burunlatmalıysam burunlatmalıysan burunlatmalıysa burunlatmalıysak burunlatmalıysanız burunlatmalılarsa
past past simple burunlattım burunlattın burunlattı burunlattık burunlattınız burunlattılar
conditional burunlattıysam burunlattıysan burunlattıysa burunlattıysak burunlattıysanız burunlattılarsa
conditional conditional simple burunlatsam burunlatsan burunlatsa burunlatsak burunlatsanız burunlatsalar
past burunlatsaymışım burunlatsaymışsın burunlatsaymış burunlatsaymışız burunlatsaymışsınız burunlatsalarmış
inferential burunlatsaydım burunlatsaydın burunlatsaydı burunlatsaydık burunlatsaydınız burunlatsalardı
optative burunlatayım burunlatasın burunlata burunlatalım burunlatasınız burunlatalar
imperative imperative regular burunlat burunlatsın burunlatın burunlatsınlar
formal burunlatınız burunlatınız
informal burunlatsana burunlatsanıza
infinitive burunlatmak
verbal noun burunlatma
impersonal participle imperfective burunlatan
perfective burunlatmış
prospective burunlatacak
personal participle non-prospective burunlattığım burunlattığın burunlattığı burunlattığımız burunlattığınız burunlattıkları
prospective burunlatacağım burunlatacağın burunlatacağı burunlatacağımız burunlatacağınız burunlatacakları
temporal adverb temporal adverb simple burunlatırken1
specific burunlatınca
"and" burunlatıp
"since" burunlatalı
"until" burunlatasıya
"as long as" burunlattıkça
modal adverb modal adverb simple burunlatarak
reduplicated burunlata burunlata
"as if" burunlatırcasına1
negative conjugation
negative conjugation
singular plural
1st person (ben) 2nd person (sen) 3rd person (o) 1st person (biz) 2nd person (siz) 3rd person (onlar)
aorist aorist simple burunlatmam burunlatmazsın burunlatmaz burunlatmayız burunlatmazsınız burunlatmazlar
past burunlatmazmışım burunlatmazmışsın burunlatmazmış burunlatmazmışız burunlatmazmışsınız burunlatmazlarmış
inferential burunlatmazdım burunlatmazdın burunlatmazdı burunlatmazdık burunlatmazdınız burunlatmazlardı
conditional burunlatmazsam burunlatmazsan burunlatmazsa burunlatmazsak burunlatmazsanız burunlatmazlarsa
continuous continuous simple burunlatmıyorum burunlatmıyorsun burunlatmıyor burunlatmıyoruz burunlatmıyorsunuz burunlatmıyorlar
past burunlatmıyormuşum burunlatmıyormuşsun burunlatmıyormuş burunlatmıyormuşuz burunlatmıyormuşsunuz burunlatmıyorlarmış
inferential burunlatmıyordum burunlatmıyordun burunlatmıyordu burunlatmıyorduk burunlatmıyordunuz burunlatmıyorlardı
conditional burunlatmıyorsam burunlatmıyorsan burunlatmıyorsa burunlatmıyorsak burunlatmıyorsanız burunlatmıyorlarsa
inferential inferential simple burunlatmamışım burunlatmamışsın burunlatmamış burunlatmamışız burunlatmamışsınız burunlatmamışlar
past burunlatmamışmışım burunlatmamışmışsın burunlatmamışmış burunlatmamışmışız burunlatmamışmışsınız burunlatmamışlarmış
inferential burunlatmamıştım burunlatmamıştın burunlatmamıştı burunlatmamıştık burunlatmamıştınız burunlatmamışlardı
conditional burunlatmamışsam burunlatmamışsan burunlatmamışsa burunlatmamışsak burunlatmamışsanız burunlatmamışlarsa
future future simple burunlatmayacağım burunlatmayacaksın burunlatmayacak burunlatmayacağız burunlatmayacaksınız burunlatmayacaklar
past burunlatmayacakmışım burunlatmayacakmışsın burunlatmayacakmış burunlatmayacakmışız burunlatmayacakmışsınız burunlatmayacaklarmış
inferential burunlatmayacaktım burunlatmayacaktın burunlatmayacaktı burunlatmayacaktık burunlatmayacaktınız burunlatmayacaklardı
conditional burunlatmayacaksam burunlatmayacaksan burunlatmayacaksa burunlatmayacaksak burunlatmayacaksanız burunlatmayacaklarsa
progressive progressive simple burunlatmamaktayım burunlatmamaktasın burunlatmamakta burunlatmamaktayız burunlatmamaktasınız burunlatmamaktalar
past burunlatmamaktaymışım burunlatmamaktaymışsın burunlatmamaktaymış burunlatmamaktaymışız burunlatmamaktaymışsınız burunlatmamaktalarmış
inferential burunlatmamaktaydım burunlatmamaktaydın burunlatmamaktaydı burunlatmamaktaydık burunlatmamaktaydınız burunlatmamaktalardı
conditional burunlatmamaktaysam burunlatmamaktaysan burunlatmamaktaysa burunlatmamaktaysak burunlatmamaktaysanız burunlatmamaktalarsa
necessitative necessitative simple burunlatmamalıyım burunlatmamalısın burunlatmamalı burunlatmamalıyız burunlatmamalısınız burunlatmamalılar
past burunlatmamalıymışım burunlatmamalıymışsın burunlatmamalıymış burunlatmamalıymışız burunlatmamalıymışsınız burunlatmamalılarmış
inferential burunlatmamalıydım burunlatmamalıydın burunlatmamalıydı burunlatmamalıydık burunlatmamalıydınız burunlatmamalılardı
conditional burunlatmamalıysam burunlatmamalıysan burunlatmamalıysa burunlatmamalıysak burunlatmamalıysanız burunlatmamalılarsa
past past simple burunlatmadım burunlatmadın burunlatmadı burunlatmadık burunlatmadınız burunlatmadılar
conditional burunlatmadıysam burunlatmadıysan burunlatmadıysa burunlatmadıysak burunlatmadıysanız burunlatmadılarsa
conditional conditional simple burunlatmasam burunlatmasan burunlatmasa burunlatmasak burunlatmasanız burunlatmasalar
past burunlatmasaymışım burunlatmasaymışsın burunlatmasaymış burunlatmasaymışız burunlatmasaymışsınız burunlatmasalarmış
inferential burunlatmasaydım burunlatmasaydın burunlatmasaydı burunlatmasaydık burunlatmasaydınız burunlatmasalardı
optative burunlatmayayım burunlatmayasın burunlatmaya burunlatmayalım burunlatmayasınız burunlatmayalar
imperative imperative regular burunlatma burunlatmasın burunlatmayın burunlatmasınlar
formal burunlatmayınız burunlatmayınız
informal burunlatmasana burunlatmasanıza
infinitive burunlatmamak
verbal noun burunlatmama
impersonal participle imperfective burunlatmayan
perfective burunlatmamış
prospective burunlatmayacak
personal participle non-prospective burunlatmadığım burunlatmadığın burunlatmadığı burunlatmadığımız burunlatmadığınız burunlatmadıkları
prospective burunlatmayacağım burunlatmayacağın burunlatmayacağı burunlatmayacağımız burunlatmayacağınız burunlatmayacakları
temporal adverb temporal adverb simple burunlatmazken1
specific burunlatmayınca
"and" burunlatmayıp
"since" burunlatmayalı
"until" burunlatmayasıya
"as long as" burunlatmadıkça
modal adverb modal adverb simple burunlatmayarak
reduplicated burunlatmaya burunlatmaya
"as if" burunlatmazcasına1
potential conjugation
potential conjugation
singular plural
1st person (ben) 2nd person (sen) 3rd person (o) 1st person (biz) 2nd person (siz) 3rd person (onlar)
aorist aorist simple burunlatabilirim burunlatabilirsin burunlatabilir burunlatabiliriz burunlatabilirsiniz burunlatabilirler
past burunlatabilirmişim burunlatabilirmişsin burunlatabilirmiş burunlatabilirmişiz burunlatabilirmişsiniz burunlatabilirlermiş
inferential burunlatabilirdim burunlatabilirdin burunlatabilirdi burunlatabilirdik burunlatabilirdiniz burunlatabilirlerdi
conditional burunlatabilirsem burunlatabilirsen burunlatabilirse burunlatabilirsek burunlatabilirseniz burunlatabilirlerse
continuous continuous simple burunlatabiliyorum burunlatabiliyorsun burunlatabiliyor burunlatabiliyoruz burunlatabiliyorsunuz burunlatabiliyorlar
past burunlatabiliyormuşum burunlatabiliyormuşsun burunlatabiliyormuş burunlatabiliyormuşuz burunlatabiliyormuşsunuz burunlatabiliyorlarmış
inferential burunlatabiliyordum burunlatabiliyordun burunlatabiliyordu burunlatabiliyorduk burunlatabiliyordunuz burunlatabiliyorlardı
conditional burunlatabiliyorsam burunlatabiliyorsan burunlatabiliyorsa burunlatabiliyorsak burunlatabiliyorsanız burunlatabiliyorlarsa
inferential inferential simple burunlatabilmişim burunlatabilmişsin burunlatabilmiş burunlatabilmişiz burunlatabilmişsiniz burunlatabilmişler
past burunlatabilmişmişim burunlatabilmişmişsin burunlatabilmişmiş burunlatabilmişmişiz burunlatabilmişmişsiniz burunlatabilmişlermiş
inferential burunlatabilmiştim burunlatabilmiştin burunlatabilmişti burunlatabilmiştik burunlatabilmiştiniz burunlatabilmişlerdi
conditional burunlatabilmişsem burunlatabilmişsen burunlatabilmişse burunlatabilmişsek burunlatabilmişseniz burunlatabilmişlerse
future future simple burunlatabileceğim burunlatabileceksin burunlatabilecek burunlatabileceğiz burunlatabileceksiniz burunlatabilecekler
past burunlatabilecekmişim burunlatabilecekmişsin burunlatabilecekmiş burunlatabilecekmişiz burunlatabilecekmişsiniz burunlatabileceklermiş
inferential burunlatabilecektim burunlatabilecektin burunlatabilecekti burunlatabilecektik burunlatabilecektiniz burunlatabileceklerdi
conditional burunlatabileceksem burunlatabileceksen burunlatabilecekse burunlatabileceksek burunlatabilecekseniz burunlatabileceklerse
progressive progressive simple burunlatabilmekteyim burunlatabilmektesin burunlatabilmekte burunlatabilmekteyiz burunlatabilmektesiniz burunlatabilmekteler
past burunlatabilmekteymişim burunlatabilmekteymişsin burunlatabilmekteymiş burunlatabilmekteymişiz burunlatabilmekteymişsiniz burunlatabilmektelermiş
inferential burunlatabilmekteydim burunlatabilmekteydin burunlatabilmekteydi burunlatabilmekteydik burunlatabilmekteydiniz burunlatabilmektelerdi
conditional burunlatabilmekteysem burunlatabilmekteysen burunlatabilmekteyse burunlatabilmekteysek burunlatabilmekteyseniz burunlatabilmektelerse
necessitative necessitative simple burunlatabilmeliyim burunlatabilmelisin burunlatabilmeli burunlatabilmeliyiz burunlatabilmelisiniz burunlatabilmeliler
past burunlatabilmeliymişim burunlatabilmeliymişsin burunlatabilmeliymiş burunlatabilmeliymişiz burunlatabilmeliymişsiniz burunlatabilmelilermiş
inferential burunlatabilmeliydim burunlatabilmeliydin burunlatabilmeliydi burunlatabilmeliydik burunlatabilmeliydiniz burunlatabilmelilerdi
conditional burunlatabilmeliysem burunlatabilmeliysen burunlatabilmeliyse burunlatabilmeliysek burunlatabilmeliyseniz burunlatabilmelilerse
past past simple burunlatabildim burunlatabildin burunlatabildi burunlatabildik burunlatabildiniz burunlatabildiler
conditional burunlatabildiysem burunlatabildiysen burunlatabildiyse burunlatabildiysek burunlatabildiyseniz burunlatabildilerse
conditional conditional simple burunlatabilsem burunlatabilsen burunlatabilse burunlatabilsek burunlatabilseniz burunlatabilseler
past burunlatabilseymişim burunlatabilseymişsin burunlatabilseymiş burunlatabilseymişiz burunlatabilseymişsiniz burunlatabilselermiş
inferential burunlatabilseydim burunlatabilseydin burunlatabilseydi burunlatabilseydik burunlatabilseydiniz burunlatabilselerdi
optative burunlatabileyim burunlatabilesin burunlatabile burunlatabilelim burunlatabilesiniz burunlatabileler
imperative imperative regular burunlatabil burunlatabilsin burunlatabilin burunlatabilsinler
formal burunlatabiliniz burunlatabiliniz
informal burunlatabilsene burunlatabilsenize
infinitive burunlatabilmek
verbal noun burunlatabilme
impersonal participle imperfective burunlatabilen
perfective burunlatabilmiş
prospective burunlatabilecek
personal participle non-prospective burunlatabildiğim burunlatabildiğin burunlatabildiği burunlatabildiğimiz burunlatabildiğiniz burunlatabildikleri
prospective burunlatabileceğim burunlatabileceğin burunlatabileceği burunlatabileceğimiz burunlatabileceğiniz burunlatabilecekleri
temporal adverb temporal adverb simple burunlatabilirken1
specific burunlatabilince
"and" burunlatabilip
"since" burunlatabileli
"until" burunlatabilesiye
"as long as" burunlatabildikçe
modal adverb modal adverb simple burunlatabilerek
reduplicated burunlatabile burunlatabile
"as if" burunlatabilircesine1
impotential conjugation
impotential conjugation
singular plural
1st person (ben) 2nd person (sen) 3rd person (o) 1st person (biz) 2nd person (siz) 3rd person (onlar)
aorist aorist simple burunlatamam burunlatamazsın burunlatamaz burunlatamayız burunlatamazsınız burunlatamazlar
past burunlatamazmışım burunlatamazmışsın burunlatamazmış burunlatamazmışız burunlatamazmışsınız burunlatamazlarmış
inferential burunlatamazdım burunlatamazdın burunlatamazdı burunlatamazdık burunlatamazdınız burunlatamazlardı
conditional burunlatamazsam burunlatamazsan burunlatamazsa burunlatamazsak burunlatamazsanız burunlatamazlarsa
continuous continuous simple burunlatamıyorum burunlatamıyorsun burunlatamıyor burunlatamıyoruz burunlatamıyorsunuz burunlatamıyorlar
past burunlatamıyormuşum burunlatamıyormuşsun burunlatamıyormuş burunlatamıyormuşuz burunlatamıyormuşsunuz burunlatamıyorlarmış
inferential burunlatamıyordum burunlatamıyordun burunlatamıyordu burunlatamıyorduk burunlatamıyordunuz burunlatamıyorlardı
conditional burunlatamıyorsam burunlatamıyorsan burunlatamıyorsa burunlatamıyorsak burunlatamıyorsanız burunlatamıyorlarsa
inferential inferential simple burunlatamamışım burunlatamamışsın burunlatamamış burunlatamamışız burunlatamamışsınız burunlatamamışlar
past burunlatamamışmışım burunlatamamışmışsın burunlatamamışmış burunlatamamışmışız burunlatamamışmışsınız burunlatamamışlarmış
inferential burunlatamamıştım burunlatamamıştın burunlatamamıştı burunlatamamıştık burunlatamamıştınız burunlatamamışlardı
conditional burunlatamamışsam burunlatamamışsan burunlatamamışsa burunlatamamışsak burunlatamamışsanız burunlatamamışlarsa
future future simple burunlatamayacağım burunlatamayacaksın burunlatamayacak burunlatamayacağız burunlatamayacaksınız burunlatamayacaklar
past burunlatamayacakmışım burunlatamayacakmışsın burunlatamayacakmış burunlatamayacakmışız burunlatamayacakmışsınız burunlatamayacaklarmış
inferential burunlatamayacaktım burunlatamayacaktın burunlatamayacaktı burunlatamayacaktık burunlatamayacaktınız burunlatamayacaklardı
conditional burunlatamayacaksam burunlatamayacaksan burunlatamayacaksa burunlatamayacaksak burunlatamayacaksanız burunlatamayacaklarsa
progressive progressive simple burunlatamamaktayım burunlatamamaktasın burunlatamamakta burunlatamamaktayız burunlatamamaktasınız burunlatamamaktalar
past burunlatamamaktaymışım burunlatamamaktaymışsın burunlatamamaktaymış burunlatamamaktaymışız burunlatamamaktaymışsınız burunlatamamaktalarmış
inferential burunlatamamaktaydım burunlatamamaktaydın burunlatamamaktaydı burunlatamamaktaydık burunlatamamaktaydınız burunlatamamaktalardı
conditional burunlatamamaktaysam burunlatamamaktaysan burunlatamamaktaysa burunlatamamaktaysak burunlatamamaktaysanız burunlatamamaktalarsa
necessitative necessitative simple burunlatamamalıyım burunlatamamalısın burunlatamamalı burunlatamamalıyız burunlatamamalısınız burunlatamamalılar
past burunlatamamalıymışım burunlatamamalıymışsın burunlatamamalıymış burunlatamamalıymışız burunlatamamalıymışsınız burunlatamamalılarmış
inferential burunlatamamalıydım burunlatamamalıydın burunlatamamalıydı burunlatamamalıydık burunlatamamalıydınız burunlatamamalılardı
conditional burunlatamamalıysam burunlatamamalıysan burunlatamamalıysa burunlatamamalıysak burunlatamamalıysanız burunlatamamalılarsa
past past simple burunlatamadım burunlatamadın burunlatamadı burunlatamadık burunlatamadınız burunlatamadılar
conditional burunlatamadıysam burunlatamadıysan burunlatamadıysa burunlatamadıysak burunlatamadıysanız burunlatamadılarsa
conditional conditional simple burunlatamasam burunlatamasan burunlatamasa burunlatamasak burunlatamasanız burunlatamasalar
past burunlatamasaymışım burunlatamasaymışsın burunlatamasaymış burunlatamasaymışız burunlatamasaymışsınız burunlatamasalarmış
inferential burunlatamasaydım burunlatamasaydın burunlatamasaydı burunlatamasaydık burunlatamasaydınız burunlatamasalardı
optative burunlatamayayım burunlatamayasın burunlatamaya burunlatamayalım burunlatamayasınız burunlatamayalar
imperative imperative regular burunlatama burunlatamasın burunlatamayın burunlatamasınlar
formal burunlatamayınız burunlatamayınız
informal burunlatamasana burunlatamasanıza
infinitive burunlatamamak
verbal noun burunlatamama
impersonal participle imperfective burunlatamayan
perfective burunlatamamış
prospective burunlatamayacak
personal participle non-prospective burunlatamadığım burunlatamadığın burunlatamadığı burunlatamadığımız burunlatamadığınız burunlatamadıkları
prospective burunlatamayacağım burunlatamayacağın burunlatamayacağı burunlatamayacağımız burunlatamayacağınız burunlatamayacakları
temporal adverb temporal adverb simple burunlatamazken1
specific burunlatamayınca
"and" burunlatamayıp
"since" burunlatamayalı
"until" burunlatamayasıya
"as long as" burunlatamadıkça
modal adverb modal adverb simple burunlatamayarak
reduplicated burunlatamaya burunlatamaya
"as if" burunlatamazcasına1

1 The suffixes -ken and -cesine may be suffixed to the base form of any of the following tenses: aorist, continuous, inferential (even when it follows another suffix), and future.

Further reading

  • burunlatmak”, in Turkish dictionaries, Türk Dil Kurumu