kulak tutmak

Turkish

Etymology

Literally, to hold ear.

Verb

kulak tutmak (third-person singular simple present kulak tutar)

  1. (transitive, idiomatic) to listen carefully [with dative]
    Synonym: kulak vermek

Conjugation

Conjugation of kulak tutmak
positive conjugation
singular plural
1st person (ben) 2nd person (sen) 3rd person (o) 1st person (biz) 2nd person (siz) 3rd person (onlar)
aorist aorist simple kulak tutarım kulak tutarsın kulak tutar kulak tutarız kulak tutarsınız kulak tutarlar
past kulak tutarmışım kulak tutarmışsın kulak tutarmış kulak tutarmışız kulak tutarmışsınız kulak tutarlarmış
inferential kulak tutardım kulak tutardın kulak tutardı kulak tutardık kulak tutardınız kulak tutarlardı
conditional kulak tutarsam kulak tutarsan kulak tutarsa kulak tutarsak kulak tutarsanız kulak tutarlarsa
continuous continuous simple kulak tutuyorum kulak tutuyorsun kulak tutuyor kulak tutuyoruz kulak tutuyorsunuz kulak tutuyorlar
past kulak tutuyormuşum kulak tutuyormuşsun kulak tutuyormuş kulak tutuyormuşuz kulak tutuyormuşsunuz kulak tutuyorlarmış
inferential kulak tutuyordum kulak tutuyordun kulak tutuyordu kulak tutuyorduk kulak tutuyordunuz kulak tutuyorlardı
conditional kulak tutuyorsam kulak tutuyorsan kulak tutuyorsa kulak tutuyorsak kulak tutuyorsanız kulak tutuyorlarsa
inferential inferential simple kulak tutmuşum kulak tutmuşsun kulak tutmuş kulak tutmuşuz kulak tutmuşsunuz kulak tutmuşlar
past kulak tutmuşmuşum kulak tutmuşmuşsun kulak tutmuşmuş kulak tutmuşmuşuz kulak tutmuşmuşsunuz kulak tutmuşlarmış
inferential kulak tutmuştum kulak tutmuştun kulak tutmuştu kulak tutmuştuk kulak tutmuştunuz kulak tutmuşlardı
conditional kulak tutmuşsam kulak tutmuşsan kulak tutmuşsa kulak tutmuşsak kulak tutmuşsanız kulak tutmuşlarsa
future future simple kulak tutacağım kulak tutacaksın kulak tutacak kulak tutacağız kulak tutacaksınız kulak tutacaklar
past kulak tutacakmışım kulak tutacakmışsın kulak tutacakmış kulak tutacakmışız kulak tutacakmışsınız kulak tutacaklarmış
inferential kulak tutacaktım kulak tutacaktın kulak tutacaktı kulak tutacaktık kulak tutacaktınız kulak tutacaklardı
conditional kulak tutacaksam kulak tutacaksan kulak tutacaksa kulak tutacaksak kulak tutacaksanız kulak tutacaklarsa
progressive progressive simple kulak tutmaktayım kulak tutmaktasın kulak tutmakta kulak tutmaktayız kulak tutmaktasınız kulak tutmaktalar
past kulak tutmaktaymışım kulak tutmaktaymışsın kulak tutmaktaymış kulak tutmaktaymışız kulak tutmaktaymışsınız kulak tutmaktalarmış
inferential kulak tutmaktaydım kulak tutmaktaydın kulak tutmaktaydı kulak tutmaktaydık kulak tutmaktaydınız kulak tutmaktalardı
conditional kulak tutmaktaysam kulak tutmaktaysan kulak tutmaktaysa kulak tutmaktaysak kulak tutmaktaysanız kulak tutmaktalarsa
necessitative necessitative simple kulak tutmalıyım kulak tutmalısın kulak tutmalı kulak tutmalıyız kulak tutmalısınız kulak tutmalılar
past kulak tutmalıymışım kulak tutmalıymışsın kulak tutmalıymış kulak tutmalıymışız kulak tutmalıymışsınız kulak tutmalılarmış
inferential kulak tutmalıydım kulak tutmalıydın kulak tutmalıydı kulak tutmalıydık kulak tutmalıydınız kulak tutmalılardı
conditional kulak tutmalıysam kulak tutmalıysan kulak tutmalıysa kulak tutmalıysak kulak tutmalıysanız kulak tutmalılarsa
past past simple kulak tuttum kulak tuttun kulak tuttu kulak tuttuk kulak tuttunuz kulak tuttular
conditional kulak tuttuysam kulak tuttuysan kulak tuttuysa kulak tuttuysak kulak tuttuysanız kulak tuttularsa
conditional conditional simple kulak tutsam kulak tutsan kulak tutsa kulak tutsak kulak tutsanız kulak tutsalar
past kulak tutsaymışım kulak tutsaymışsın kulak tutsaymış kulak tutsaymışız kulak tutsaymışsınız kulak tutsalarmış
inferential kulak tutsaydım kulak tutsaydın kulak tutsaydı kulak tutsaydık kulak tutsaydınız kulak tutsalardı
optative kulak tutayım kulak tutasın kulak tuta kulak tutalım kulak tutasınız kulak tutalar
imperative imperative regular kulak tut kulak tutsun kulak tutun kulak tutsunlar
formal kulak tutunuz kulak tutunuz
informal kulak tutsana kulak tutsanıza
infinitive kulak tutmak
verbal noun kulak tutma
impersonal participle imperfective kulak tutan
perfective kulak tutmuş
prospective kulak tutacak
personal participle non-prospective kulak tuttuğum kulak tuttuğun kulak tuttuğu kulak tuttuğumuz kulak tuttuğunuz kulak tuttukları
prospective kulak tutacağım kulak tutacağın kulak tutacağı kulak tutacağımız kulak tutacağınız kulak tutacakları
temporal adverb temporal adverb simple kulak tutarken1
specific kulak tutunca
"and" kulak tutup
"since" kulak tutalı
"until" kulak tutasıya
"as long as" kulak tuttukça
modal adverb modal adverb simple kulak tutarak
reduplicated kulak tuta tuta
"as if" kulak tutarcasına1
negative conjugation
negative conjugation
singular plural
1st person (ben) 2nd person (sen) 3rd person (o) 1st person (biz) 2nd person (siz) 3rd person (onlar)
aorist aorist simple kulak tutmam kulak tutmazsın kulak tutmaz kulak tutmayız kulak tutmazsınız kulak tutmazlar
past kulak tutmazmışım kulak tutmazmışsın kulak tutmazmış kulak tutmazmışız kulak tutmazmışsınız kulak tutmazlarmış
inferential kulak tutmazdım kulak tutmazdın kulak tutmazdı kulak tutmazdık kulak tutmazdınız kulak tutmazlardı
conditional kulak tutmazsam kulak tutmazsan kulak tutmazsa kulak tutmazsak kulak tutmazsanız kulak tutmazlarsa
continuous continuous simple kulak tutmuyorum kulak tutmuyorsun kulak tutmuyor kulak tutmuyoruz kulak tutmuyorsunuz kulak tutmuyorlar
past kulak tutmuyormuşum kulak tutmuyormuşsun kulak tutmuyormuş kulak tutmuyormuşuz kulak tutmuyormuşsunuz kulak tutmuyorlarmış
inferential kulak tutmuyordum kulak tutmuyordun kulak tutmuyordu kulak tutmuyorduk kulak tutmuyordunuz kulak tutmuyorlardı
conditional kulak tutmuyorsam kulak tutmuyorsan kulak tutmuyorsa kulak tutmuyorsak kulak tutmuyorsanız kulak tutmuyorlarsa
inferential inferential simple kulak tutmamışım kulak tutmamışsın kulak tutmamış kulak tutmamışız kulak tutmamışsınız kulak tutmamışlar
past kulak tutmamışmışım kulak tutmamışmışsın kulak tutmamışmış kulak tutmamışmışız kulak tutmamışmışsınız kulak tutmamışlarmış
inferential kulak tutmamıştım kulak tutmamıştın kulak tutmamıştı kulak tutmamıştık kulak tutmamıştınız kulak tutmamışlardı
conditional kulak tutmamışsam kulak tutmamışsan kulak tutmamışsa kulak tutmamışsak kulak tutmamışsanız kulak tutmamışlarsa
future future simple kulak tutmayacağım kulak tutmayacaksın kulak tutmayacak kulak tutmayacağız kulak tutmayacaksınız kulak tutmayacaklar
past kulak tutmayacakmışım kulak tutmayacakmışsın kulak tutmayacakmış kulak tutmayacakmışız kulak tutmayacakmışsınız kulak tutmayacaklarmış
inferential kulak tutmayacaktım kulak tutmayacaktın kulak tutmayacaktı kulak tutmayacaktık kulak tutmayacaktınız kulak tutmayacaklardı
conditional kulak tutmayacaksam kulak tutmayacaksan kulak tutmayacaksa kulak tutmayacaksak kulak tutmayacaksanız kulak tutmayacaklarsa
progressive progressive simple kulak tutmamaktayım kulak tutmamaktasın kulak tutmamakta kulak tutmamaktayız kulak tutmamaktasınız kulak tutmamaktalar
past kulak tutmamaktaymışım kulak tutmamaktaymışsın kulak tutmamaktaymış kulak tutmamaktaymışız kulak tutmamaktaymışsınız kulak tutmamaktalarmış
inferential kulak tutmamaktaydım kulak tutmamaktaydın kulak tutmamaktaydı kulak tutmamaktaydık kulak tutmamaktaydınız kulak tutmamaktalardı
conditional kulak tutmamaktaysam kulak tutmamaktaysan kulak tutmamaktaysa kulak tutmamaktaysak kulak tutmamaktaysanız kulak tutmamaktalarsa
necessitative necessitative simple kulak tutmamalıyım kulak tutmamalısın kulak tutmamalı kulak tutmamalıyız kulak tutmamalısınız kulak tutmamalılar
past kulak tutmamalıymışım kulak tutmamalıymışsın kulak tutmamalıymış kulak tutmamalıymışız kulak tutmamalıymışsınız kulak tutmamalılarmış
inferential kulak tutmamalıydım kulak tutmamalıydın kulak tutmamalıydı kulak tutmamalıydık kulak tutmamalıydınız kulak tutmamalılardı
conditional kulak tutmamalıysam kulak tutmamalıysan kulak tutmamalıysa kulak tutmamalıysak kulak tutmamalıysanız kulak tutmamalılarsa
past past simple kulak tutmadım kulak tutmadın kulak tutmadı kulak tutmadık kulak tutmadınız kulak tutmadılar
conditional kulak tutmadıysam kulak tutmadıysan kulak tutmadıysa kulak tutmadıysak kulak tutmadıysanız kulak tutmadılarsa
conditional conditional simple kulak tutmasam kulak tutmasan kulak tutmasa kulak tutmasak kulak tutmasanız kulak tutmasalar
past kulak tutmasaymışım kulak tutmasaymışsın kulak tutmasaymış kulak tutmasaymışız kulak tutmasaymışsınız kulak tutmasalarmış
inferential kulak tutmasaydım kulak tutmasaydın kulak tutmasaydı kulak tutmasaydık kulak tutmasaydınız kulak tutmasalardı
optative kulak tutmayayım kulak tutmayasın kulak tutmaya kulak tutmayalım kulak tutmayasınız kulak tutmayalar
imperative imperative regular kulak tutma kulak tutmasın kulak tutmayın kulak tutmasınlar
formal kulak tutmayınız kulak tutmayınız
informal kulak tutmasana kulak tutmasanıza
infinitive kulak tutmamak
verbal noun kulak tutmama
impersonal participle imperfective kulak tutmayan
perfective kulak tutmamış
prospective kulak tutmayacak
personal participle non-prospective kulak tutmadığım kulak tutmadığın kulak tutmadığı kulak tutmadığımız kulak tutmadığınız kulak tutmadıkları
prospective kulak tutmayacağım kulak tutmayacağın kulak tutmayacağı kulak tutmayacağımız kulak tutmayacağınız kulak tutmayacakları
temporal adverb temporal adverb simple kulak tutmazken1
specific kulak tutmayınca
"and" kulak tutmayıp
"since" kulak tutmayalı
"until" kulak tutmayasıya
"as long as" kulak tutmadıkça
modal adverb modal adverb simple kulak tutmayarak
reduplicated kulak tutmaya tutmaya
"as if" kulak tutmazcasına1
potential conjugation
potential conjugation
singular plural
1st person (ben) 2nd person (sen) 3rd person (o) 1st person (biz) 2nd person (siz) 3rd person (onlar)
aorist aorist simple kulak tutabilirim kulak tutabilirsin kulak tutabilir kulak tutabiliriz kulak tutabilirsiniz kulak tutabilirler
past kulak tutabilirmişim kulak tutabilirmişsin kulak tutabilirmiş kulak tutabilirmişiz kulak tutabilirmişsiniz kulak tutabilirlermiş
inferential kulak tutabilirdim kulak tutabilirdin kulak tutabilirdi kulak tutabilirdik kulak tutabilirdiniz kulak tutabilirlerdi
conditional kulak tutabilirsem kulak tutabilirsen kulak tutabilirse kulak tutabilirsek kulak tutabilirseniz kulak tutabilirlerse
continuous continuous simple kulak tutabiliyorum kulak tutabiliyorsun kulak tutabiliyor kulak tutabiliyoruz kulak tutabiliyorsunuz kulak tutabiliyorlar
past kulak tutabiliyormuşum kulak tutabiliyormuşsun kulak tutabiliyormuş kulak tutabiliyormuşuz kulak tutabiliyormuşsunuz kulak tutabiliyorlarmış
inferential kulak tutabiliyordum kulak tutabiliyordun kulak tutabiliyordu kulak tutabiliyorduk kulak tutabiliyordunuz kulak tutabiliyorlardı
conditional kulak tutabiliyorsam kulak tutabiliyorsan kulak tutabiliyorsa kulak tutabiliyorsak kulak tutabiliyorsanız kulak tutabiliyorlarsa
inferential inferential simple kulak tutabilmişim kulak tutabilmişsin kulak tutabilmiş kulak tutabilmişiz kulak tutabilmişsiniz kulak tutabilmişler
past kulak tutabilmişmişim kulak tutabilmişmişsin kulak tutabilmişmiş kulak tutabilmişmişiz kulak tutabilmişmişsiniz kulak tutabilmişlermiş
inferential kulak tutabilmiştim kulak tutabilmiştin kulak tutabilmişti kulak tutabilmiştik kulak tutabilmiştiniz kulak tutabilmişlerdi
conditional kulak tutabilmişsem kulak tutabilmişsen kulak tutabilmişse kulak tutabilmişsek kulak tutabilmişseniz kulak tutabilmişlerse
future future simple kulak tutabileceğim kulak tutabileceksin kulak tutabilecek kulak tutabileceğiz kulak tutabileceksiniz kulak tutabilecekler
past kulak tutabilecekmişim kulak tutabilecekmişsin kulak tutabilecekmiş kulak tutabilecekmişiz kulak tutabilecekmişsiniz kulak tutabileceklermiş
inferential kulak tutabilecektim kulak tutabilecektin kulak tutabilecekti kulak tutabilecektik kulak tutabilecektiniz kulak tutabileceklerdi
conditional kulak tutabileceksem kulak tutabileceksen kulak tutabilecekse kulak tutabileceksek kulak tutabilecekseniz kulak tutabileceklerse
progressive progressive simple kulak tutabilmekteyim kulak tutabilmektesin kulak tutabilmekte kulak tutabilmekteyiz kulak tutabilmektesiniz kulak tutabilmekteler
past kulak tutabilmekteymişim kulak tutabilmekteymişsin kulak tutabilmekteymiş kulak tutabilmekteymişiz kulak tutabilmekteymişsiniz kulak tutabilmektelermiş
inferential kulak tutabilmekteydim kulak tutabilmekteydin kulak tutabilmekteydi kulak tutabilmekteydik kulak tutabilmekteydiniz kulak tutabilmektelerdi
conditional kulak tutabilmekteysem kulak tutabilmekteysen kulak tutabilmekteyse kulak tutabilmekteysek kulak tutabilmekteyseniz kulak tutabilmektelerse
necessitative necessitative simple kulak tutabilmeliyim kulak tutabilmelisin kulak tutabilmeli kulak tutabilmeliyiz kulak tutabilmelisiniz kulak tutabilmeliler
past kulak tutabilmeliymişim kulak tutabilmeliymişsin kulak tutabilmeliymiş kulak tutabilmeliymişiz kulak tutabilmeliymişsiniz kulak tutabilmelilermiş
inferential kulak tutabilmeliydim kulak tutabilmeliydin kulak tutabilmeliydi kulak tutabilmeliydik kulak tutabilmeliydiniz kulak tutabilmelilerdi
conditional kulak tutabilmeliysem kulak tutabilmeliysen kulak tutabilmeliyse kulak tutabilmeliysek kulak tutabilmeliyseniz kulak tutabilmelilerse
past past simple kulak tutabildim kulak tutabildin kulak tutabildi kulak tutabildik kulak tutabildiniz kulak tutabildiler
conditional kulak tutabildiysem kulak tutabildiysen kulak tutabildiyse kulak tutabildiysek kulak tutabildiyseniz kulak tutabildilerse
conditional conditional simple kulak tutabilsem kulak tutabilsen kulak tutabilse kulak tutabilsek kulak tutabilseniz kulak tutabilseler
past kulak tutabilseymişim kulak tutabilseymişsin kulak tutabilseymiş kulak tutabilseymişiz kulak tutabilseymişsiniz kulak tutabilselermiş
inferential kulak tutabilseydim kulak tutabilseydin kulak tutabilseydi kulak tutabilseydik kulak tutabilseydiniz kulak tutabilselerdi
optative kulak tutabileyim kulak tutabilesin kulak tutabile kulak tutabilelim kulak tutabilesiniz kulak tutabileler
imperative imperative regular kulak tutabil kulak tutabilsin kulak tutabilin kulak tutabilsinler
formal kulak tutabiliniz kulak tutabiliniz
informal kulak tutabilsene kulak tutabilsenize
infinitive kulak tutabilmek
verbal noun kulak tutabilme
impersonal participle imperfective kulak tutabilen
perfective kulak tutabilmiş
prospective kulak tutabilecek
personal participle non-prospective kulak tutabildiğim kulak tutabildiğin kulak tutabildiği kulak tutabildiğimiz kulak tutabildiğiniz kulak tutabildikleri
prospective kulak tutabileceğim kulak tutabileceğin kulak tutabileceği kulak tutabileceğimiz kulak tutabileceğiniz kulak tutabilecekleri
temporal adverb temporal adverb simple kulak tutabilirken1
specific kulak tutabilince
"and" kulak tutabilip
"since" kulak tutabileli
"until" kulak tutabilesiye
"as long as" kulak tutabildikçe
modal adverb modal adverb simple kulak tutabilerek
reduplicated kulak tutabile tutabile
"as if" kulak tutabilircesine1
impotential conjugation
impotential conjugation
singular plural
1st person (ben) 2nd person (sen) 3rd person (o) 1st person (biz) 2nd person (siz) 3rd person (onlar)
aorist aorist simple kulak tutamam kulak tutamazsın kulak tutamaz kulak tutamayız kulak tutamazsınız kulak tutamazlar
past kulak tutamazmışım kulak tutamazmışsın kulak tutamazmış kulak tutamazmışız kulak tutamazmışsınız kulak tutamazlarmış
inferential kulak tutamazdım kulak tutamazdın kulak tutamazdı kulak tutamazdık kulak tutamazdınız kulak tutamazlardı
conditional kulak tutamazsam kulak tutamazsan kulak tutamazsa kulak tutamazsak kulak tutamazsanız kulak tutamazlarsa
continuous continuous simple kulak tutamıyorum kulak tutamıyorsun kulak tutamıyor kulak tutamıyoruz kulak tutamıyorsunuz kulak tutamıyorlar
past kulak tutamıyormuşum kulak tutamıyormuşsun kulak tutamıyormuş kulak tutamıyormuşuz kulak tutamıyormuşsunuz kulak tutamıyorlarmış
inferential kulak tutamıyordum kulak tutamıyordun kulak tutamıyordu kulak tutamıyorduk kulak tutamıyordunuz kulak tutamıyorlardı
conditional kulak tutamıyorsam kulak tutamıyorsan kulak tutamıyorsa kulak tutamıyorsak kulak tutamıyorsanız kulak tutamıyorlarsa
inferential inferential simple kulak tutamamışım kulak tutamamışsın kulak tutamamış kulak tutamamışız kulak tutamamışsınız kulak tutamamışlar
past kulak tutamamışmışım kulak tutamamışmışsın kulak tutamamışmış kulak tutamamışmışız kulak tutamamışmışsınız kulak tutamamışlarmış
inferential kulak tutamamıştım kulak tutamamıştın kulak tutamamıştı kulak tutamamıştık kulak tutamamıştınız kulak tutamamışlardı
conditional kulak tutamamışsam kulak tutamamışsan kulak tutamamışsa kulak tutamamışsak kulak tutamamışsanız kulak tutamamışlarsa
future future simple kulak tutamayacağım kulak tutamayacaksın kulak tutamayacak kulak tutamayacağız kulak tutamayacaksınız kulak tutamayacaklar
past kulak tutamayacakmışım kulak tutamayacakmışsın kulak tutamayacakmış kulak tutamayacakmışız kulak tutamayacakmışsınız kulak tutamayacaklarmış
inferential kulak tutamayacaktım kulak tutamayacaktın kulak tutamayacaktı kulak tutamayacaktık kulak tutamayacaktınız kulak tutamayacaklardı
conditional kulak tutamayacaksam kulak tutamayacaksan kulak tutamayacaksa kulak tutamayacaksak kulak tutamayacaksanız kulak tutamayacaklarsa
progressive progressive simple kulak tutamamaktayım kulak tutamamaktasın kulak tutamamakta kulak tutamamaktayız kulak tutamamaktasınız kulak tutamamaktalar
past kulak tutamamaktaymışım kulak tutamamaktaymışsın kulak tutamamaktaymış kulak tutamamaktaymışız kulak tutamamaktaymışsınız kulak tutamamaktalarmış
inferential kulak tutamamaktaydım kulak tutamamaktaydın kulak tutamamaktaydı kulak tutamamaktaydık kulak tutamamaktaydınız kulak tutamamaktalardı
conditional kulak tutamamaktaysam kulak tutamamaktaysan kulak tutamamaktaysa kulak tutamamaktaysak kulak tutamamaktaysanız kulak tutamamaktalarsa
necessitative necessitative simple kulak tutamamalıyım kulak tutamamalısın kulak tutamamalı kulak tutamamalıyız kulak tutamamalısınız kulak tutamamalılar
past kulak tutamamalıymışım kulak tutamamalıymışsın kulak tutamamalıymış kulak tutamamalıymışız kulak tutamamalıymışsınız kulak tutamamalılarmış
inferential kulak tutamamalıydım kulak tutamamalıydın kulak tutamamalıydı kulak tutamamalıydık kulak tutamamalıydınız kulak tutamamalılardı
conditional kulak tutamamalıysam kulak tutamamalıysan kulak tutamamalıysa kulak tutamamalıysak kulak tutamamalıysanız kulak tutamamalılarsa
past past simple kulak tutamadım kulak tutamadın kulak tutamadı kulak tutamadık kulak tutamadınız kulak tutamadılar
conditional kulak tutamadıysam kulak tutamadıysan kulak tutamadıysa kulak tutamadıysak kulak tutamadıysanız kulak tutamadılarsa
conditional conditional simple kulak tutamasam kulak tutamasan kulak tutamasa kulak tutamasak kulak tutamasanız kulak tutamasalar
past kulak tutamasaymışım kulak tutamasaymışsın kulak tutamasaymış kulak tutamasaymışız kulak tutamasaymışsınız kulak tutamasalarmış
inferential kulak tutamasaydım kulak tutamasaydın kulak tutamasaydı kulak tutamasaydık kulak tutamasaydınız kulak tutamasalardı
optative kulak tutamayayım kulak tutamayasın kulak tutamaya kulak tutamayalım kulak tutamayasınız kulak tutamayalar
imperative imperative regular kulak tutama kulak tutamasın kulak tutamayın kulak tutamasınlar
formal kulak tutamayınız kulak tutamayınız
informal kulak tutamasana kulak tutamasanıza
infinitive kulak tutamamak
verbal noun kulak tutamama
impersonal participle imperfective kulak tutamayan
perfective kulak tutamamış
prospective kulak tutamayacak
personal participle non-prospective kulak tutamadığım kulak tutamadığın kulak tutamadığı kulak tutamadığımız kulak tutamadığınız kulak tutamadıkları
prospective kulak tutamayacağım kulak tutamayacağın kulak tutamayacağı kulak tutamayacağımız kulak tutamayacağınız kulak tutamayacakları
temporal adverb temporal adverb simple kulak tutamazken1
specific kulak tutamayınca
"and" kulak tutamayıp
"since" kulak tutamayalı
"until" kulak tutamayasıya
"as long as" kulak tutamadıkça
modal adverb modal adverb simple kulak tutamayarak
reduplicated kulak tutamaya tutamaya
"as if" kulak tutamazcasına1

1 The suffixes -ken and -cesine may be suffixed to the base form of any of the following tenses: aorist, continuous, inferential (even when it follows another suffix), and future.

Further reading